Rusya ile aynı yatağa girmek

Share

  Esfender KORKMAZ

03 Mart 2020 Salı 00:00

Rahmetli Vehbi Koç’un beyanatlarını okurduk… Dinlerdik… Devletle iş yapmanın çıkmaz sokak olduğunu ifade etmek için Devletle aynı yatağa girmemderdi.

Bir kısım aydınlar, Ermeni tehciri yıldönümünde, Ermenilerden özür dileyen bir bildiri yayınladılar. Bunlar Erzurum ve Karslı olsalardı aynı imzayı atamazlardı. Çünkü Erzurumlular ve Karslılar, Ermeni Taşnaksutyun  çetelerinden çok zulüm ve dehşet görmüşler. Bu gün yaşayanlar dedelerinden bu zulmü dinleyen insanlardır. Ateş düştüğü yeri yakar. Ermenilerden özür dileyenler ya kasıtlı yapıyor veya bu işi elit olmak olarak zannediyorlar. Buna rağmen Türkiye, Ermenistanla düşman değildir. Çünkü devletler arasında husumet olmaz… Önemli olan ülkelerin çıkarıdır.

Ancak hiçbir ülke, göz göre göre kaybedeceği bir bağlantıya da girmez. Rusya’nın Akdeniz’e hakim olma tutkusu, kendi tarihi kadar eskidir. Suriye de bu Rus rüyası gerçekleşmiştir. Putin veya bir başkası bu fırsattan Türkiye veya bir başka ülkenin hatırı için vazgeçmez.

Biz bu gerçeği görmeden Rusya ile aynı yatağa girmeye kalktık. Gerçekte ise Rusya’nın hiçbir ülke ile eşit dost ilişkisi olamaz, zira Rusya dostluk değil, hegemonya kurmak ister.

Bağımsız Devletler Topluluğu’nun 9 üyesinin hiçbirisi insan hakları ve siyasi özgürlükler açısından özgür statüde değildir. 6’sı özgür olmayan, üçü de kısmen özgür statüdedir.

Putin, 19 senedir kendisi ve gölgesi Medvedev ile Rusya’yı yönetti. Geçen yıl Medvedev değişti. Putin, demokrasiyi kendisi için tehdit olarak kabul ediyor. Putin’in  Rus oligarkları çeşitli suçlamalarla mahkûm ettirmesi ve bir kısmını yurt dışına kaçmaya zorlaması dünya kamuoyunda çok tartışılmıştır.

Uygulamadan anlaşılıyor ki; Rusya’da, Putin kendi statüsüne uygun olarak bütün dikta rejimlerini destekliyor. Bunun içindir ki Putin Rusyası, Dünya demokrasisi için bir risktir.

Kazakistan, Azerbaycan, Beyaz Rusya, Tacikistan, Özbekistan da dikta rejimleri vardır. Rusya, demokrasi açısından kendisine benzeyen bu ülkelerdeki diktatörleri koruyor. Bunun karşılığında bu ülkeler fiilen Rus hegemonyası altındadır.

Daha önemlisi, Karabağ’ın işgalinde Rusya, Ermenistan’a silah ve teknik destek verdi. Buna rağmen Azerabaycan’da olmasının tek nedeni Aliyev despotluğunu korumasıdır.

Şanghay İşbirliği Örgütü’de, Rus hegemonyasındadır; Şanghay İşbirliği Örgütü; Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın 1996 yılında oluşturdukları uluslararası bir örgüttür. 2001 yılında Özbekistan’ın katılımıyla 2017’de Hindistan ve Pakistan’ın örgüte katılması ile üye sayısı sekize çıktı. Türkiye, kendi isteği üzerine Şanghay İşbirliği Örgütü’yle diyalog ortağı oldu.

Şanghay ülkeleri içinde demokratik standartlar açısından Hindistan dışında özgür ülke yoktur. Dokunulmaz insanların yaşadığı, sosyal kastlaşmanın olduğu bir toplumda demokratik özgürlüklerin fazla bir anlamı yoktur.

Öte yandan Türkiye, herkesten önce batılıdır. Çünkü; 1949 yılında kurulan Avrupa konseyinin 11  kurucu üyesinden birisidir. Avrupalıların da Rusya ile ekonomik ilişkileri vardır. Ancak, kimsenin aklına Şanghay Konseyine girmek gelmiyor. Demek ki Rusya’yı tanımak o kadar da zor değil.

Kaynak Yeniçağ: Yazıcı Dostu Ekran

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.