Ağır metaller sağlığımızı tehdit ediyor

Share

     Prof. Dr. Osman Beyazoğlu

 

Ağır metaller, isminden de anlaşıldığı gibi atom ağırlığı büyük olan metallerdir. Tıpta ise,  elementlerin atom ağırlıklarına bakılmaksızın bütün toksik etkiye sahip olanlar ağır metal olarak tanımlanmaktadır.  Bunlar yer kabuğunda doğal olarak element halinde ve karışımlar halinde bulunurlar ve çeşitli alanlarda kullanılmaktadırlar.  Bazı ağır metaller besinler, içme suları ve solunan hava yolu ile insan vücuduna geçmektedir.  İnsan bünyesinde zamanla birikerek zehirlenmelere sebep olurlar.  İnsanlarda toksik etki gösteren elementlerden önemlileri arasında cıva, kurşun,   kadmiyum, bakır ve arsenik sayılabilir.

Zamanımızda endüstrileşme ile birlikte dünyada ve ülkemizde çoğu yerleşim yerleri ve çevresi toksik etkiye sahip ağır metallerle kirlenmiştir.   Madencilik çalışmaları,  sanayi atıkları, hidrokarbonların yanma ürünleri, motorlu taşıtlardan, böcek öldürücü ilaçlardan bazı ağır metaller atmosfere, sulara ve topraklara karışmaktadır.  Bu topraklarda yapılan bitkisel üretimler ve meralarda otlayan hayvanlar vasıtasıyla besin zincirine karışırlar ve insan bünyesine geçerler.

Ağır metaller organizmaya ağız, solunum ve deri yolu ile girmektedir.  Bünyeye eser halinde de girseler bile dışarı çok yavaş atıldıklarından organizmada birikerek tehlikeli doza ulaşırlar ve toksik etki yapabilirler. Oluşturdukları toksik etki ile serbest radikallerin artışına bağlı olarak DNA hasarı, protein yıkımı,  mitokondri hasarı,  allerji,  ekzama,  astım, deprasyon,  Alzheimer, Parkinson ve kanser gibi rahatsızlıklara sebep olurlar.

Ağır metallerin zehir etkileri metalin özelliğine göre değişmektedir.  Örneğin cıva çeşitli yollarla toprağa, suya karışmakta, tarım ürünleri ve sular vasıtasıyla insanlara ulaşmakta,  vücuda girdiğinde kana karışarak bütün dokulara kolayca ulaşmakta ve beyinde birikmektedir.

Ağır metallerden bakır yeryüzü katmanlarında bol bulunan bir elementtir.  Bu element canlıların metabolik süreçlerinde geniş olarak yer almakta,  en az 30 enzimin bileşiminde bulunmaktadır.  Ayrıca demirin vücutta düzenli kullanılması için bakıra ihtiyaç vardır,  bakır olmadan demir hemoglobine bağlanamamaktadır. Bakırın endüstride de geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır.  Vücut için gerekli olan bir element olmasına rağmen, dışarıdan alınan bakırın belli bir miktarın üzerine çıkması halinde zehirlenmeye yol açmaktadır.

Ağır metallerden biri olan arsenik,  çok düşük dozlarda bile toksik etkiye sahiptir.  Arsenik dünya sağlık örgütü tarafından kanserojen element olarak tanımlanmıştır.  Bu element böcek öldürücü ilaçların üretiminde, cam ve metal sanayinde ve elektronik cihazlarda kullanılmaktadır. Solunum yolu ve sindirim yolu ile insan bünyesine ulaşmaktadır.

Yukarıda özetlendiği gibi atmosferin, suların ve toprakların büyük çapta ağır metallerle kirlendiği bir dünyada yaşamaktayız.  Bunlar endüstride yoğun olarak kullanılmakta ve bunların atıklarından canlılara ulaşmaktadır. Vücudun bunlarla mücadelesinin tek yolu vücuttan uzaklaşması ve tekrar bunlara maruz kalmamaktır.

Çeşitli yollarla vücuda giren ağır metallerin etkisini azaltmak ya da kurtulmak için doğal olarak şunlar yapılabilir:

  • Bol bol koyu yeşil sebzeleri tüketilmeli,  bunların bileşiminde bulunan sülfürlü bileşikler ağır metalleri bağlayarak vücuttan atılmasında rol oynar.
  • Soğan ve sarımsak çok tüketilmeli, bunlar da sülfürlü bileşikler ihtiva eder.
  • Günde 2-3 litre su tüketmek önemlidir. Su vücuttan toksik maddeleri atar ya da toksik maddelerin vücutta birikmesini azaltır, dolayısıyla ağır metallerin de etkilerini azaltırlar. Ancak içilen suyun temiz olması önemlidir.
  • Zerdaçal özellikle beyinde biriken ağır metallerin atılmasında rol oynamaktadır. Zerdaçalda bulunan kurkumin adlı bileşik aynı zamanda beyin hücrelerinin korunması ve yenilenmesini sağlar.
  • Ilık sularda yaşayan ve tek hücreli bir mavi-yeşil alg olan Spirulina’nın, organizmadan kurşun, cıva ve arsenik gibi ağır metallerin atılmasında etkili olduğu bazı çalışmalardan anlaşılmıştır. Yapılan çalışmalarda Bangladeş’de içme sularında arsenik elementinin bol bulunduğu görülmüş, 1995 yılında arsenik zehirlenmesi gösteren hastalara Spirulina verilmiş ve bunların %83’ü iyileşmiştir.
  • Ağır metallerin toksik etkilerinden korunmanın en önemli yolu bunlara maruz kalmamaktır. Organik beslenme ile bu mümkündür. Organik ürünlerde ilaç kalıntıları olmaz,  aynı zamanda yetiştiği topraklar da kimyasallardan arınmıştır.
  • Yemeklere kişniş ve sarımsak ekleyin. Bir araştırmada kişnişin sinir sisteminde birikmiş olan cıvayı arındırdığı görülmüştür. Buna sarımsak ta eklenirse etkisi daha da artmış olur.
  • Pektin içeren besinleri tüketilmesi de ağır metallerin vücuttan atılmasında rolü olduğu bilinmektedir. Pektin elma, armut, havuç ve pancarda bol olarak bulmaktadır. Pektin çözünebilir bir liftir, bu lif üre ile birlikte kurşunun vücuttan atılmasında rol oynamaktadır.
  • Susam yağının ağır metallerin vücuttan atılmasına yardımcı olduğu iddia edilmektedir. Bazı yerlerde (örneğin Trabzon’da) balık yedikten sonra tahin helvası yenir, bu bir gelenek mi yoksa bilinçli yapılan bir uygulama mı bilmiyorum.  Bilinen gerçek tahinin esas bileşeni susamın kurşun gibi ağır metallerin vücuttan atılmasına yardımcı olduğudur.
  • Kırmızı et ve tavuk etini önce sarımsak, soğan ve zeytinyağı karışımında bir süre (8-12 saat gibi) tutulduktan sonra pişirilmesi halinde toksik maddelerden büyük oranda arınması mümkündür.

 

SONUÇ

İnsanlarda bünyeye alınan çeşitli maddeler toksit etki yapmaktadır. Çeşitli besinler, bozulmuş gıdalar ve ağır metaller bunlar arasında yer almaktadır.  Ağır metalleri diğer toksik maddelerden ayıran en önemli özelliği yerkabuğunda doğal olarak bulunmalarıdır.  Bunların insanlara nasıl ulaştığı ve nasıl zehirlenmelere yol açtığı artık bilinmektedir.  Bulunduğumuz çevreye, yediğimiz gıdalara ve içtiğimiz sulara dikkat ederek ağır metallerin etkisini azaltabiliriz,  örneğin derin denizlerde yaşayan balıkları ve sanayinin yoğun olduğu yerlerde yetiştirilen sebzeleri ve meyveleri tüketmezsek bunlar vasıtasıyla vücudumuza girecek ağır metallerden korunmamız mümkün olabilir.  Sağlıcakla kalın.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.